26 Kasım 2010 Cuma

Bozkurt simgesi ve anlamı

Azerbaycanın kurtuluşu olan nasional sosializm


Bozkurt simgesi bir çok Türk tayfalarının ongonu olsa da, siyasi simge olarak ilk defa Göktürkler döneminde ortaya çıkmışdır. Her zaman beni düşündüren soru olmuş ki, neden BOZ kurt? Türklerde en ali kurt her zaman ağ ve ya gök kurt sayılmış ya.... Uzun araştırmalardan sonra ve başbuğumuz Ebülfez Elçibeyin konuşmalarından duydiuğum gerçeklere dayanarak anladım ki, BOZ renk eşitlik rémzidir. Bunun kökünün nerden kaynaklandığı konusunda okuyuculara bilgi vermek isterdim. Şöyle ki, ilk önceler Göktürklerde BUDUN(millet) iki hisseye bölünüyordu. AK BUDUN ve KARA BUDUN. Aynen Yunanistandaki aristokratiya ve demos, Romada plebeyler ve patrisiler gibi. Hatta Göktürkler bu konuda daha ileri giderek ikiye bölünmüş halka iki bayrak ve iki ordu yapmışlardı. Ağ milletin kendi bayrağı ve ordusu, kara milletin de öylece teşkil olunmuş sistemi vardı. Ağ milletin geleneksel gök renkli bayrağının üzerinde ağ kurt başı, kara milletin ise yine geleneksel gök renkli bayrağının üzerinde kara kurt başı vardı. Savaş zamanı iki budun ayrı ayrılıkta savaşıyordu. Birinci Göktürk kağanlığı böyle yönetilse de, ikinci Göktürk kağanlığı artık bu yönetimde deyişiklik yapmıştı. Birinci Göktürk kağanlığı çöküp Jujan esaretine düştükten sonra vahşi jujanlar Göktürkleri hakaretle madende demirçi gibi çalıştırıyorlardı. Hatta onların ali toplumsal kurallarını da vahşilikle bozuyor, ağ budunun temsilcilerini bile hakaretli şekilde madende çalıştırıyorlardı. Bunun sonucu gibi, bu birge iş üzere iki sosyal kesim arasındaki uçurum biraz kalkdısa da, ama resmi şekilde yasa, kanun haline dönüşmedi. İki sosyal kesimi tam birleşmesi daha gelecekde olacakdı.... Bu sosyal bölgü öyle sertti ki, hatta Jujan esaretine karşı direniş bile söz konusu bölgü halinde bir süre gitti, ama bölünmüş halde bir sonuça varılmadığını gören tayfa büyükleri uzun yılların anlamsız bölgüsünden can kurtarmayı düşündüler ve el kurultayı çağırdılar. Jujanların ağ budun, kara budun demeden her kesi aynı işde çalıştırması ile olumlu bir şey şu oldu ki, tüm budun, aslında bu sosyal bölgünün, hoş günlerin bir süsü olduğunu, ağır günlerde daha da zararlı olduğunu ve aslında hiç bir anlamı olmadığını anlayarak, söz konusu sosyal bölgünün ortadan kaldırılması kurultayda karara aldı. Tabii ki, şu bölgünü şartlandıran, simgeleyen bazı nesneleri de ortadan kaldırmak gerekiyordu. İlk adım olarak bayrak konusu gündeme getirildi. Ağ kurt ve kara kurt başlı bayraklardan imtina ederek, her iki renki birleşdiren, eşitlik, barış ve SOSİAL ADALET simgesi olarak BOZ renkde kurt resmi olan bayrağı tek bayrak gibi kabul ettiler. Bundan sonra Göktürkler tek, bölünmez millet gibi, tek yumruk gibi birleşerek, vahşi, köçebe Jujanlara karşı direnişe başlayarak kısa süreden sonra zafer çaldılar. Artık Asiyanın en büyük oturak sivilizasiya merkezi olan Ötüken kentinde BOZ KURT başlı bayrak dalgalanmaya başladı.... Bu devlet bir insan ömrü kadar – tahminen 70 yıl yaşasa da, yönetimi ile sırf demokratik, sosyal değerler ve insan haklarına dayanan bir dövlet olarak tarihte kaldı.... Hakanlar bir daha yüzlerce kadın beslemeyip bir hanımla yaşadılar, başlarına altın taç koymadılar, onların varı, mülkü öldükten sonra yasaların talebiyle halka dağıtılıyor, milletin refahı için harici – Çin kapitalının ülkeye akınına yasakladılar, devlet başkanı yalnız dört yıllığa, birce defa ve kurultay tarafından tam demokratik oy verme ile seçiliyordu...... Şimdi bakın, bizim, esasen harici – ingiliz, rus, kürt kapitaline karşı millet olarak direniş göstermemizde bu düşünceye ne kadar ihtiyacımız var.... Adolf Hitlere munasebet farklı olsa da, unutmamamız lazım ki o, birinci cihan savaşında çökmüş, harici yatırımdan asılı olan Almanyayı mahz şu ideoloji ile(söyleyim ki, Almanyada bir zaman geniş yayılan ve uygulanan şu ideoloji nasional-sosializm adlanıyordu) kurtarmıştı..... Aynı şeyi, İstiklal savaşı ve ondan sonraki Türkiyede Atatürkün devrimlerinde, yeniliklerinde görüyoruz. Sonuç olarak şunu söyleyim ki, Azerbaycan gibi, harici kapitalin milleti vahşicesine talan ettiği, totalitarizmin ayak alıp yürüdüğü, halkın sırf sosyal problemlerden nerdeyse bioloji varlık haline düşüp milli kimliğini unuttumuş olduğu bir ülkede, sağ milliyetçiliğin uğur kazanacağı gerçeklikle uygun değildir. Ama aksine, sol, sosyal refaha dayanan milliyetçiliğin ülkemize hatta istiklal getirdiğini ise Azatlık Harekatından biliyoruz.....